-
1 her nasılsa
так и́ли ина́че -
2 nasılsa
ка́к-то* * *1) ка́к-то, каки́м-то о́бразомher nasılsa — как бы там ни́ было
2) ра́но и́ли по́здно, в конце́ концо́в -
3 her
вся́кий ка́ждый* * *ка́ждый, вся́кийher biri — ка́ждый из них, ка́ждый в отде́льности
her defa — вся́кий раз
••her aşın kaşığı — погов. к ка́ждой бо́чке заты́чка
her firavunun bir Musası çıkar — посл. для ка́ждого / вся́кого наси́льника найдётся свой избави́тель
her horoz kendi çöplüğünde öter — посл. вся́к[ий] пету́х поёт то́лько в своём куря́тнике
her koyun kendi bacağından asılır — посл. вся́кую / ка́ждую овцу́ ве́шают за её же но́жку ( каждый должен отвечать за свои ошибки)
her şeyin yenisi, dostun eskisi — погов. ста́рый друг лу́чше но́вых двух
her yiğitin bir yoğurt yiyişi vardır — посл. у ка́ждого джиги́та своя́ мане́ра ку́шать йо́гурт (т.е. всякий выполняет работу на свой лад)
- herdem taze ağaçlarher yokuşun bir inişi, her inişin bir yokuşu var — посл. в жи́зни быва́ют взлёты и паде́ния; ≈ жизнь полоса́тая
- her derde deva
- her işin başı sağlık
- her kafadan bir ses çıkıyordu
- her nasılsa
- her ne hâl ise
- her ne kadar
- her telden çalmak
См. также в других словарях:
her nasılsa — beklenmeyen bir durumu belirtmek için kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
her — sf., Far. her Teklik adlara tamlayan görevinde getirilerek birer birer olarak, ... in hepsi anlamını veren söz Bir hafta, her gece çalışmak suretiyle hikâyesini bitirdi. H. E. Adıvar Birleşik Sözler her bir her biri hercai her daim her dem … Çağatay Osmanlı Sözlük
nasıl olmuşsa — her nasılsa Nasıl olmuşsa gece anam şişenin kırıldığının farkına varmamış. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük